31 Aralık 2013 Salı

YÖNETİCİ ADAYLARI ENDİŞELİ!


Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğe göre Sözlü sınav ve değerlendirme kurulu şu şekilde kurulacak:

“Sözlü sınav ve değerlendirme kurulu; Bakan onayıyla Müsteşar veya Müsteşarın görevlendireceği bir müsteşar yardımcısı veya genel müdür başkanlığında; bir grup başkanı,  bir Bakanlık müşaviri veya öğretim üyesi, bir denetçi veya hukuk müşaviri ile bir il millî eğitim müdürü veya ilçe millî eğitim müdüründen oluşur. Aynı usulle birer yedek üye belirlenir.”

Bilindiği gibi taşra teşkilatı şube müdürlüğü yazılı sınavı 29 Aralık tarihinde gerçekleştirildi. Münhal olan 1709 kadro için sözlü sınava 5127 aday çağrılacak.

Şöyle bir hesap yapalım: her bir adaya ortalama 5 dakika zaman ayrıldığı varsayarsak saatte 12 aday mülakattan geçirilebilir. Diyelim bir kurul günde 10 saat çalışsın neticede günde 120 aday yapar. Aynı kurul 10 gün boyunca mülakat yapsa bu sayı 1200’e çıkar. Aynı şartlarda 5 kurul oluşturulursa 10 gün içerisinde tüm mülakat ancak tamamlanmış olur.

Fakat bu o kadar da basit değildir kuşkusuz. Ankara’ya mülakat için gelecek olan adayların kendilerine bildirilen tarihte mutlaka mülakata alınmaları gereklidir. Binlerce kişinin çağrıldığı mülakatın da gayrı ciddi olmaması ve en azından soruların iyi hazırlanması gerekir ki bu –her adaya en az 2 soru sorulduğu düşünüldüğünde- tam tamına en az 10254 soru yapar.

Dolayısıyla her şeyden önce bu sınavların ne zaman yapılacağı belirlenmelidir. Aslında görülen o ki bu hazırlık yaz sonunu bulabilir. Aslında bu sınavın yaz sonunda yapılması mevcut şube müdürlerinin de istediği bir şeydir. Haziranda yapılması beklenen rotasyon öncesi tüm kadroların ilk atamalarla doldurulması kadrolu şube müdürlerini cidden çok sıkıntıya sokar.

Bir husus daha var ki MEB tüm adayları toplu şekilde sözlü sınava alıp toplu bir sıralama yapmalıdır. Parçalı olarak yapılacak sıralamalar yarı ayrı adaletsizlikleri ortaya çıkarır.

Yazılı sınava giren adaylardan edindiğimiz izlenimlerse iç açıcı değil. Her şeyden önce adaylar sözlü sınavın adil yapılmayacağından endişe duyuyorlar. Eğitim kurumu müdürleri için yapılan mülakatlarda nelerin yaşandığı ortadayken Ankara’da yapılacak mülakattan objektiflik bekleyenlerin sayısı son derece az. Bir de bunun üstüne 17 Aralık gelişmesiyle mülakatlarda işin içine başka ‘kriterlerin’ girmesi endişesi daha da arttı.

Sözün özü: binlerce aday per perişan Ankara yollarına düşüp neticede ‘dolgu malzemesi’ durumuna düşmekten korkuyorlar.
Metin KOÇER
metinkocer06@gmail.com

3 Aralık 2013 Salı

MEM'LERDEN GEÇERSİZ GÖREVLENDİRME!

Yeni kurulan ilçelere ilçe milli eğitim müdürü atanıp atanmayacağı konusunda tereddüt oluştu. Ordu’da kurulan Altınordu ilçesine ve Hatay’da da yeni kurulan ilçeye görevlendirme yapıldığı bilgisine ulaştık.

Trabzon, Balıkesir Muğla ve Kırklareli illerinde il müdürlerine görevlendirme için baskıların olduğunu da biliyoruz. Nitekim Trabzon il müdürüne yeni kurulan Ortahisar ilçesine ilçe milli eğitim müdürü görevlendirmesi için baskılar artmış. İl müdürü de kadro olmadığını gerekçe göstererek böyle bir görevlendirme yapamayacağını ifade etmiş. Bunun üzerine Ankara’ya iletilen konuyla ilgili Ankara’nın tavrı bu ilçelere kadro olmamasından dolayı görevlendirme yapılamayacağı şeklinde olmuş.
2014 Martında yapılacak ilk mahalli seçimle birlikte ilçe statüsüne kavuşacak bu yerlere atama yapılabilmesi için kadro verilmesi gerekmektedir. Her ne kadar İçişleri Bakanlığı buralara kaymakam atamıştır ama İçişleri Bakanlığı bu ilçelere kadro tahsisini sağlamıştı.
Ordu ve Hatay il müdürlükleri önce bu ilçelerde kendi adlarıyla yazışmalar yapılmasını istemiş ama hukuken bulunmayan ilçeler adına yazışma yapılamayacağı gerekçesiyle yazışmaları yine doğrudan il müdürlüğüyle yapmaya karar vermişler.
Bu görevlendirmeler şu an itibariyle geçersizdir. Hukuken var olmayan bir kadroya yapılan görevlendirmeler de hukuken geçersizdir.
Hatay ve Ordu illerinde yeni kurulan ilçelere görevlendirilen ilçe milli eğitim müdürleri ve şube müdürlerinin hiçbir şey yapmadan akşama kadar boş oturduklarını duyuyoruz.
Bakanlığın bu anlamsız görevlendirmeler konusunda tedbir alması, bir an evvel kadro tahsisi için girişimde bulunması ve haziran rotasyonunun hemen öncesi olan mart ayında da kesinlikle bir atama yapmaması gerekmektedir.
Bu tür kadroları arpalık olarak görmek gerçekten üçüncü dünya ülkesi görüntüsü veriyor.

Metin KOÇER
metinkocer06@gmail.com