Millî Eğitim Bakanlığı Taşra Teşkilatı Yöneticileri Yer
Değiştirme Yönetmelik taslağı 10 Haziranda görüş alınmak üzere MEB internet ana
sayfasında yayınlandı. Taslak yayınlanır yayınlanmaz olumlu olumsuz görüşler
ortaya çıktı, telefon trafikleri hızlandı, kulisler arttı.
Konuyla ilgili değerlendirmelerimizi ana başlıklar halinde
yeniden yazma gereği duyuyorum:
1-
Böyle bir yönetmeliğin çıkması sürpriz değil
bilakis beklenen bir şeydi. Nitekim 652 Sayılı ‘Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat
Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin Atama başlığı altındaki 37.
Maddesi şöyledir: “(7) İl millî eğitim müdürü, il millî eğitim müdür
yardımcısı, il eğitim denetmeni, ilçe millî eğitim müdürü, il ve ilçe milli
eğitim müdürlükleri şube müdürü, okul ve kurum müdürü ile okul ve kurum müdür
başyardımcısı ve yardımcısı olarak görev yapanların yer değiştirmeleri, hizmet
süreleri, performans ve yeterlikleri dikkate alınarak bölge hizmeti ve rotasyon
esasına göre yapılır. Bunların yer değiştirmelerine ilişkin usûl ve esaslar
yönetmelikle belirlenir.” Dolayısıyla ‘bölge hizmeti’ ve ‘rotasyon’un olması
bırakın sürprizi geç kalınmış bir uygulamadır.7
2-
'Bu uygulama birilerini mağdur edecek' iddiası
son derece sığ ve şahsi bir değerlendirmedir. Hizmet bölgesi ve rotasyon
uygulaması yapmayan Bakanlık neredeyse yok gibidir. Bu tür görevlerin
kaçınılmaz sonudur bu. İşin bir başka yönü de 2000’li yılların başında rotasyona
tabi tutulan yöneticiler yıllardır gittikleri yerlerde çakılı kaldılar. Yine aynı
yıllarda şube müdürlüğü sınavını başarıyla verip atanan şube müdürleri de
mahrum yerlerde çok uzun süredir çalışmak zorunda kaldılar. Adaletli bir
dönüşümle her bölgede çalışmak faydalı bir uygulama olacaktır.
3-
‘2-4-6 yıllık süreler az, uygulamaların verimli
olması için sürelerin uzatılması gerekir.’ tezi de mantıklı değil, ‘kendine
yontma’ çabasının bir ürünüdür. Yöneticiler gittikleri yerlerde yeni bir
dinamizmle etkili çalışmalarını yapıp fazla yıpranmadan bir başka görev yerine
gideceklerdir. Bu hem iş körlüğünü ortadan kaldıracak hem de yöneticinin bilgi
ve görgüsünü arttıracaktır.
4-
Özellikle çözüm sürecinin umutları arttırdığı ve
kardeşliğin yeniden köklenerek tesis edildiği şu günlerde Batı’daki tecrübeli
yöneticilerin Doğu’ya gidip görev yapması çok anlamlı olacaktır. Doğu’nun sıcak
insanları her türlü hizmetin en iyisine herkes kadar layıktırlar.
5-
Yöneticilerin nerede ne kadar süreyle
çalışacağını önceden bilmesi geleceğe dönük planlamalarını da kolaylaştıracaktır.
Bir yere çakılı kalmak bu görev için uygun değildir. İl ve ilçe yöneticiliği
son derece yıpratıcı ve kapsamlı bir iştir. Kim ne derse desin bu görevlerde
çok uzun süre kalındığında ya ‘yüz göz olma’ ya da ‘çatışma’ kaçınılmaz olarak
ortaya çıkmaktadır.
6-
‘İldeki tüm yöneticiler rotasyoncu, biz gidersek
buranın hali ne olur?’ gerekçesi de kendini kurtarma çabasından başka bir şey
değildir. İllerin ve ilçelerin memur ve şefleri yerindedir. Eğitim çalışanları ve yöneticileri
yerindedir. İl ve ilçe yöneticilerinin o il ve ilçelere adaptasyonu bir ayı
geçmez. Daha bir heyecanla ve aktiflikle işlerine dört elle sarılacaklardır. Yukarıdaki
gerekçeyi sunan yöneticilere yenilerin mesajı şudur: ‘Merak etmeyin sayın
müdürlerim, en az sizler kadar başarıyla çalışırız!’
7-
Sayın Bakan, Sayın Müsteşar ve Sayın İnsan
Kaynakları Genel Müdürü bu konuda asla geri adım atmamalılar. Grup grup
toplanıp bu iş olmasın diye siyasilerin kapısını aşındırmaların başladığını
duyuyoruz. Hatta bazı il müdürlerinin de yönetmeliğin çıkmaması yönünde
çabalara ortak olduklarını duyuyoruz. Genel Müdürlerinin bölge toplantılarında ve il
müdürlerinin Sayın Bakan’la yaptığı toplantıda rotasyonu şiddetle destekleyen
il müdürlerinden bazıları görüş değiştirse de il müdürlerinin en az %90’ı bu
yönetmeliğin uygulanmasını desteklemektedir.
8-
Son söz şudur: Bu yönetmelik mutlaka
uygulanmalıdır. Hem hukuki olarak 652 Sayılı KHK gereği uygulaması
zorunluluktur. Hem de taşrada yaşanan büyük düğümlenme bu şekilde çözülmelidir.
Bu cesur tavırlarından dolayı MEB yöneticileri gerçekten camiadan büyük takdir
toplamışlardır. Ancak bu yönetmelik derhal yayınlanıp bu yaz uygulanmazsa bu
takdir duygusu yerini kırgınlığa bırakır.
Metin KOÇER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder